Almanya’da 2005 yılından bu yana başbakanlık koltuğunda oturan Angela Merkel’in partisi Hristiyan Demokrat Birlik’in yeni genel başkanlığına Armin Laschet seçildi.
Almanya’da Eylül ayında tapılacak seçimlerde aday olmayacağını ve aktif siyaseti bırakacağını açıklayan Başbakan Angela Merkel’in partisi CDU’un koronavirüs salgını nedeniyle birlaç kez ertelenen kongresi yapıldı.
Üç adayın yarıştığı kongrede, delegelerin en fazla desteğini alan Kuzey Ren-Vestfalya Başbakanı Armin Laschet ile Friedrich Merz ikinci tura kaldı. İkinci turda 521 oy alan Armin Laschet, CDU’nun yeni lideri oldu.
Armin Laschet, Türkiye ile yakın dostluktan yana…
CDU’nun yeni lideri Armin Laschet, Merkel’in bugüne kadar izlediği siyasete destek veren bir isim. Hukuk ve siyaset bilimi eğitimi alan 59 yaşındaki Laschet, 2015 yılındaki mülteci krizi sırasında Merkel’in izlediği ve eleştiriye uğradığı “açık kapı politikasına” da destek veren siyasetçiler arasında yer alıyor.
Türklerin yoğun olarak yaşadığı Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin başbakanı Armin Laschet, aynı eyalette uyum bakanı olarak da görev yaptı.
Aşırı sağcıları eleştiren, çok kültürlülüğü savunan, göçmenlerle iyi ilişkiler içinde olan liberal görüşlü Armin Laschet, Almanya’daki Türk toplumuna yakınlığıyla da tanınıyor. Hatta, Alman basını ve kimi siyasetçiler tarafından “Türklerin Armin’i” olarak da adlandırılıyor.
Buna rağmen Türkiye’nin AB’ne üyeliği konusunda mesafeli yaklaşan Laschet, Türkiye ile yakın diyalog içinde olunmasını savunuyor.
Alman yayın kuruluşu DW Türkçe’nin haberine göre; Armin Laschet, geçmiş yıllarda Türkiye iç siyasetinde yaşanan gerilim ve kutuplaşmanın, Almanya’daki Türk toplumuna yansımalarını frenlemeye çalışan ve bu yönde aktif rol üstlenen siyasetçilerden.
Laschet, Türkiye hükümeti ile Almanya arasında yaşanan siyasi gerilim ve krizler sırasında da “şantaj ve tehditlere boyun eğilmemesi” gerektiğini savunsa da, Türkiye’nin NATO üyesi ve AB’nin komşusu önemine vurgu yapan görüşleriyle ön plana çıktı. Türkiye’nin Almanya için önemli olduğuna dikkat çeken Laschet, iki ülke arasındaki sorunlara ve görüş ayrılıklarına rağmen diyaloğun korunması ve sürdürülmesini savundu.
Merkel dönemi sona eriyor
Almanya’da bir devir sona eriyor. 2005 yılından beri Almanya Başbakanı olarak görev yapan Angela Merkel, Eylül ayında yapılacak genel seçimlerde aday olmayacak ve aktif siyaseti bırakacak.
Merkel’in bu kararında 2015 yılındaki mülteci krizinde izlediği “açık kapı politikası” nedeniyle parti içerisinde uğradığı sert bir şekilde eleştiriler ve eyalet seçimlerinde partisinin büyük oy kaybetmesi etkili oldu.
Angela Merkel bu sürecin ardından 2018 yılında bir daha parti liderliğine ve başbakanlığa aday olmayacağını açıklayarak partisinin genel başkanlığını bırakmıştı.
Bunun üzerine CDU’un genel başkanlığını Merkel’e yakın bir isim olan Genel Sekreter Annegret Kramp-Karrenbauer devralmıştı.
Halen Savunma Bakanı olarak görev yapan Kramp-Karrenbauer de seçim başarısızlıkları ve parti içi çekişmeler nedeniyle Şubat ayında bu görevi bırakma kararı almıştı.
Kramp-Karrenbauer’in de görevi bırakması sonrası koronavirüs salgını nedeniyle birkaç kez ertelenen CDU kongresinde parti genel başkanlığının Armin Laschet seçildi.
CDU’un başbakan adayı kim olacak?
CDU’nun yeni lideri olan Armin Laschet’in, Almanya’da 26 Eylül’de yapılacak genel seçimlerde CDU/CSU ittifakının başbakan adayı olacak mı?
İngiliz yayın Kuruluşu BBC Türkçe’nin haberine göre, bu sorunun yanıtı belirsizliğini koruyor.
CDU ile kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birlik’in (CSU), Merkel’in koltuğuna aday olacak ismi, önümüzdeki iki ay içerisinde belirlemeleri bekleniyor.
Başbakanlık adaylığı için kamuoyunda tartışılan isimler arasında Laschet’in yanı sıra, Sağlık Bakanı Jens Spahn ile CSU’lu Bavyera Eyaleti Başbakanı Markus Söder yer alıyor.