Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki sondaj faaliyetleri Avrupa Birliği’nde ikileme yol açtı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un bu konuda Yunanistan’a destek verdiği gözlemlenirken, Başbakan Angela Merkel ise gerginliği giderici açıklamaları ve çıkabilecek askeri anlaşmazlığın önüne geçmeyi hedefleyen girişimleriyle dikkat çekiyor.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, 25 Ağustos’ta önce Atina daha sonra Ankara’da muhataplarıyla bir araya gelecek ve Doğu Akdeniz’de giderek artan gerilimin azaltılarak sorunların diplomasi yoluyla çözümü için zemin arayacak.
İlk girişim.
Almanya Başbakanı Angela Merker, 22 Temmuz’da iki ülkenin donanmalarına ait gemilerin Meis Adası açıklarında karşı karşıya gelmelerine kısa bir süre kala Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kriyakos Mitçotakis’i arayarak iki ülke arasında çıkan gerginlikte bizzat devreye girmişti. Ancak Yunanistan’ın Mısır ile 6 Ağustos’ta deniz yetkilendirme anlaşması imzalaması nedeniyle sonuçsuz kaldı.
Tarafların tartışmalı bölgedeki araştırma ve askeri faaliyetlerini devam ettirmesinin, Almanya’nın bu girişimin de başarı şansını azaltan bir unsur olarak görülüyor.
Türkiye’nin Oruç Reis araştırma gemisinin 23 Ağustos’ta sona ermesi gereken çalışmalarını 27 Ağustos’a kadar uzattığını açıklaması ve Yunanistan’ın Oruç Reis’in bulunduğu alana yakın bir bölgede 3 gün sürecek askeri tatbikat yapacak olması olumsuz sinyaller olarak değerlendiriliyor.
Amerika’nın Sesi VOA’nın haberine göre, Almanya Dışişleri Bakanı Maas’ın, 27 ve 28 Ağustos tarihlerinde Berlin’de yapılacak olan AB Dışişleri Bakanları zirvesi öncesinde, Atina ve Ankara’ya “gerilimi daha da tırmandırmaktan kaçınma ve doğrudan görüşmeleri başlatma” mesajı vereceği tahmin ediliyor.
Avrupa Birliği’nin dönem başkanlığını yürüten Almanya’nın son günlerde deniz hukukuna ilişkin ihtilafların diyalog yoluyla çözülebileceği vurgusu dikkat çekerken, diplomatik kaynaklarca Maas’ın her iki tarafla görüşmeleri sürdürdüğü ve tüm anlaşmazlıkları kapsayacak üst düzey müzakereleri hedeflediği bilgisi paylaşıldı.
Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, “Almanya her iki tarafla da temas içinde. Doğu Akdeniz’de gerilime değil, istikrara ihtiyaç var” şeklinde konuştu.
İngiliz Yayın Kurumu BBC Türkçe’de yer alan habere göre de, AB dönem başkanı Almanya’nın Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Ege Denizi’nden kaynaklanan sorunların çözümü için 2002’de iki ülkenin oluşturdukları ancak 2016’dan bu yana yapılamayan “istikşafi görüşmeler” mekanizmasını yeniden canlandırmayı amaçlıyor.
Maas’ın özellikle Ankara temaslarında Libya’da varılan ateşkesin de gündeme getirmesi bekleniyor,
Büyük bir ilerleme beklenmiyor…
Diplomatik kaynaklar, Almanya’nın çabasına karşın taraflar arasında yaşanan derin güvensizlik duygusunun sorunun uzlaşı ve diyalogla çözümü açısından büyük bir engel oluşturduğuna dikkat çekiyorlar.
Uzmanlar, Akdeniz ve Ege’de kıta sahanlığı, kara suları, adaların statüsü ve hava sahası genişliği gibi temel sorunlar bulunduğunu, ayrıca tarafların hukuksal çözüm yolları konusunda da uzlaşamadıklarına dikkat çekiyorlar.
Aynı kaynaklar, tarafların müzakere sürecine girmeye hazır olduklarına ilişkin mesaj vermelerine karşın attıkları adımlarla bu süreci fiilen engellediklerine de dikkat çekiyorlar.
Davranışlar farklı.
Yunanistan’ın 6 Ağustos’ta Mısır ile yaptığı anlaşmanın Türkiye’de olduğu kadar Almanya’da da şaşkınlıkla karşılandığını anımsatan kaynaklar, Türkiye’nin de Maas’ın ziyaretinden hemen önce Oruç Reis’in bölgede kalış süresini 27 Ağustos’a kadar uzatmasının olumsuz bir gelişme olduğunu belirtiyorlar.
Alman Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christofer Burger, 24 Ağustos’ta düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin kararından üzüntü duyduklarını söyledi ve bu adımın Maas’ın ziyaretinden önce verilmiş “yanlış bir sinyal” olduğu değerlendirmesini yaptı.
Sözcü, Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerilimin AB’yi de içine alabilecek ağır sonuçlar yaratmasından kaygı duyduklarını ve gerilimin mutlaka düşürülmesi gerektiğini de iletti.
Yunanistan’ın Türkiye ile müzakerelere geri dönüş için Oruç Reis gemisinin bulunduğu bölgeden ayrılması koşulunu anımsatan kaynaklar, Türkiye’nin süreyi uzattığı bir ortamda Atina’dan da olumlu bir adımın gelmesinin zor olduğuna işaret ediyorlar.
Yunanistan’dan tatbikat hamlesi
Maas’ın ziyareti öncesinde bir olumsuz haber de Atina’dan geldi. Yunanistan’dan yapılan açıklamaya göre, Yunan deniz ve hava kuvvetleri Doğu Akdeniz’de 3 gün sürecek atışlı tatbikat gerçekleştirecek.
Türk Savunma Bakanı Hulusi Akar, 24 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, tatbikatın gerçekleştirileceği bölgenin kısmi olarak Oruç Reis’in bulunduğu alana denk geldiğini, bunun da gerilimi artıracak bir adım olarak gördüklerini kaydetti.
Oruç Reis ve beraberindeki sivil araştırma gemilerine, Türk Deniz Kuvvetleri de eşlik ediyor. 12 Ağustos’ta aynı bölgede bulunan bir Türk ve Yunan gemisi çarpışmış, Atina olayı “kaza”, Ankara ise “Yunan provokasyonuna yanıt” olarak tanımlamıştı.
27-28 Ağustos kilit tarihler.
Maas’ın temasları sonucunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Kiryakos Mitsotakis’in danışmanları, İbrahim Kalın ve Eleni Sourani’nin Şansölye Merkel’in danışmanı Jan Henker’in arabuluculuğunda yeniden masaya oturtma amacını koruduğu kaydediliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da bir konuşmasında 23 Ağustos sonrasında danışmanlar aracılığıyla görüşmelerin yapılabileceği mesajını vermişti. Kaynaklar, 27-28 Ağustos günlerinde AB dışişleri bakanlarının gayri resmi toplantısı için Berlin’de buluşacaklarını ve ele alınacak konuların başında Doğu Akdeniz gerilimi olacağını kaydediyorlar.
Berlin’in danışmanlar toplantısını da aynı günlere denk getirmek ve gerilimin kontrol altına alındığına ilişkin AB ülkelerine mesaj vermek amacında olduğu kaydediliyor.
Türkiye’nin Oruç Reis’in çalışmasını 27 Ağustos’a kadar uzatması, Yunanistan’ın da tatbikatını 27 Ağustos’ta bitecek şekilde açıklaması, tarafların 28 Ağustos’tan itibaren görüşmelere başlama yönünde verdikleri bir mesaj olarak görülüyor.
Ancak bu görüşmelerin başlayıp başlayamayacağı Alman Dışişleri Bakanı Maas’ın Atina ve Ankara temaslarının sonucuna göre netleşecek.
Libya da gündemde
Almanya Dışişleri Bakanı Maas’ın özellikle Ankara temaslarında gündeme gelmesi beklenen bir diğer konu Libya’da karşıt Trablus ve Tobruk yönetimlerinin Cuma günü açıkladıkları ateşkes olacak. Almanya’nın yürüttüğü etkin diplomasi sonucunda Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Temsilciler Meclisi ateşkes ilan etmişler, Sirte’nin silahsızlandırılması ve petrol üretiminin yeniden başlamasında uzlaşmışlardı.
Başta ABD, AB, BM olmak üzere uluslararası toplum ateşkesi memnuniyetle karşıladıklarını açıklamış ancak Libya’nın en önemli aktörlerinden olan Türkiye sessiz kalmıştı. Türkiye’nin bu sessizliği gelişmelerden memnun olmadığı şeklinde değerlendirilmişti.
Maas’ın Çavuşoğlu ile yapacağı görüşmelerde, Libya’nın ayır bir başlık olarak ele alınması ve toplantılar sonunda yapılacak basın toplantısında tarafların pozisyonlarını açıklaması öngörülüyor.