Amerika’da tartışmalı ve itirazlarla dolu başkanlık seçimi sonrası ilginç olaylar yaşanıyor. İlk verilere göre başa baş giden seçimi, postayla gönderilen oyların sayılmasıyla birlikte Demokratların adayı Joe Biden 306’ya 232 gibi farkla kazanmıştı. Cumhuriyetçilerin adayı Başkan Trump birçok eyalette sonuçlara itiraz etse de, bu itirazlar reddedilmişti. Trump’ın seçimlerde hile yapıldığını iddia etmesine rağmen sonuçları kabul etmek zorunda kalmasıyla beraber süreç Joe Biden’ın 20 Ocak’ta ABD Başkanlığını resmen devralmasına kadar rutin bir şekilde işlemeye başladı.
ABD Kongresi’nin bugüne kadar genellikle formaliteden ibaret olan seçim sonuçlarını tescil için yaptığı oturum öncesi Trump’ın açıklamaları ortalığı karıştırdı.
Olaylar nasıl gelişti?
Seçimlere usulsüzlük karıştığını iddasının yineleyen Başkan Donald’ın çağrısıyla binlerce kişi Washington DC’de toplandı.
Beyaz Saray önünde destekçilerine seslenen Trump, “Asla vazgeçmeyeceğiz, yenilgiyi asla kabul etmeyeceğiz” dedi.
Bu konuşma sonrasında Beyaz Saray önündeki Trump destekçilerinden oluşan kalabalık, Temsilciler Meclisi ve Senato’nun ortak oturumu sırasında ABD Kongre Binasına yöneldi.
Güvenlik güçlerinin engellemesine rağmen barikatları aşan göstericiler, seçim sonuçlarının tescil edileceği ortak oturum devam ederken Kongre binasına girdi.
Bazı protestocular Senato genel kurul salonuna ulaştı. Temsilciler Meclisi’nde ise kapılar kapatıldı, kapıların önüne barikatlar kuruldu ve güvenlik güçleri içeri girmek isteyenlere ateş açtı. Göstericilerden Olayların büyümesi üzerine seçimlerin tescil edileceği oturuma ara verildi.
Başkan Yardımcısı Mike Pence ve senatörlerin, polis ve güvenlik güçleri tarafından Kongre binası içerisinde gizli ve güvenli bir yere götürüldüğü ve olaylar yatışana kadar da burada tutuldukları açıklandı.
Polis göstericilere zaman zaman biber gazıyla müdahalede bulunurken, olayların yatıştırılması için Ulusal Muhafızlar konuşlandırıldı. Ayrıca Başkent Washington DC’de 24 saatlik sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Trump, destekçilerinin Kongre binasını işgal ettiği sıralarda attığı Twitter mesajında eylemlerini barışçıl bir şekilde sürdürmeleri çağrısında bulundu. Yardımcısı Pence ise protestoculardan Kongre binasından ayrılmalarını istedi.
Olaylar sırasında 4 kişi öldü, çok sayıda kişi gözaltına alındı.
Biden’dan tepki
Seçilmiş Başkan Joe Biden da olaylar sürerken kameralar karşısına geçti ve, “Başkan Trump’tan şimdi ulusal televizyona çıkarak yeminini ve anayasal görevini yerine getirmesini ve bu işgale son verilmesi çağrısında bulunması istiyorum. Bu bir protesto değil, başkaldırıdır. Bütün dünya bizi izliyor” açıklamasını yaptı.
Bunun üzerine Donald Trump, twitter hesabından yayınladığı video ile destekçilerine eve dönün çağrısı yaptı.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Kanunsuzluk ve ayaklanma – burada veya dünyanın herhangi bir yerinde- hiçbir zaman kabul edilemez. Pek çok ülkeye seyahat ettim ve her insanın inançları ve davaları için barışçıl bir şekilde protesto etme hakkını her zaman destekliyorum. Ancak, hepimizin güvenliğini sağlamakla görevli olanlar da dahil olmak üzere başkalarının güvenliğini riske atan şiddet, hem yurt içinde hem de yurt dışında kabul edilemez. Bu ayaklanmaya karışan suçluları hızlıca adalete teslim edelim” dedi.
Oturum yeniden başladı
Güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu göstericiler Kongre binasından uzaklaştırıldı. ABD Kongresi’ndeki seçim sürecinin tescil edileceği toplantı yeniden başladı.
Başkan Yardımcısı Mike Pence, seçilmiş başkan Joe Biden’ın başkanlığının onaylanacağı oturumu başlatırken yaptığı konuşmada, “Bugün ABD Kongresi’nin karanlık bir günüydü. Ancak başkent polisinin, federal, eyalet ve yerel güvenlik birimlerinin yoğun çabası sayesinde şiddet bertaraf edildi. Kongre güvenlik altına alındı. Burada yaşanan şiddeti en güçlü şekilde kınıyoruz” İfadelerini kullandı.
Senatodaki Cumhuriyetçilerin Lideri Mitch McConnell ise “2020 seçimlerinin kazananını onaylayacağız” dedi. Trump destekçilerinin eylemini “başarısız bir başkaldırı” olarak değerlendiren McConnell, “Suç içeren davranışlar hiçbir zaman Kongre’ye hakim olamaz” açıklamasını yaptı.
Senato’daki Demokratların lideri Chuck Schumer ise ABD Kongresi’nin basılmasında Başkan Donald Trump’ın büyük sorumluluğu olduğunu ileri sürdü.
ABD Kongre Binası 200 yıl önce de işgal edilmişti
ABD Kongre binasının 1812 yılından bu yana ilk kez işgale uğradı. Tarihi kayıtlara ve bilgilere göre Kongre binası, 1814 yılında Koramiral Sir Alexander Cockburn ve Tümgeneral Robert Ross önderliğindeki İngiliz kuvvetleri tarafından ateşe verilmişti.
Kongre binası Amerikan demokrasisi açısından da önem taşıyor. ABD Kongresi, Amerikan demokrasisi ve yaşam tarzının simgesi olarak nitelendiriliyor.
Bu yüzden kongreye yönelik salsırı birçok kesimden tepki aldı. Demokratlar ve Cumhuriyetçiler ortak tepki gösterdi. Yaşananları darbe girişim olarak adlandıranlar oldu.
Olaylar Amerikan basınında da demokrasiye yönelik bir tehdit olarak değerlendirildi.
Washington Post gazetesi, Trump’ı ABD demokrasisine yönelik bir tehdit olarak tanımladı ve görevden alınması çağrısında bulundu.
New York Times gazetesi de yaşananları “otoriter ülkelerde yaşanan darbe ve ayaklanma görüntülerini anımsatan olağanüstü sahneler” olarak tanımladı.
Wall Street Journal gazetesinde yayımlanan analizde, yakın dönemde “iki başkanlığı, iki partiyi ve bir ülkeyi bu kadar derinden yaralayan bir 24 saatin hiç yaşanmamış olduğu” yorumu yapıldı.