Umut Özdemir/gazetesanal.com
Spor Toto Süper Lig, milli maç arasının ardından oynanan 32.hafta maçlarıyla kaldığı yerden devam etti. Beşiktaş, Kasımpaşa’ya 1-0 mağlup olmasına rağmen liderliğini sürdürdü. Fenerbahçe, Denizlispor’u 1-0 mağlup ederek ikinci sıraya yerleşti. Galatasaray, Hatayspor’a 3-0 mağlup oldu ve ligde üst üste ikinci mağlubiyetini aldı. Trabzonspor, Sivasspor ile 0-0 berabere kalarak son 4 lig maçında üçüncü kez puan kaybetti. Başakşehir, Yeni Malatyaspor’u 3-1 mağlup ederek rahat bir nefes aldı. Konyaspor BB Erzurumspor’u, Gençlerbirliği ise Alanyaspor’u 2-1, Ankaragücü Antalyaspor’u 1-0 mağlup etti. Kayserispor Göztepe’yle 1-1, Çaykur Rizespor Fatih Karagümrük’le 0-0 berabere kaldı. Gaziantep FK ise haftayı bay geçti.
Beşiktaş: Siyah-Beyazlılar yine fırsat tepti
Fenerbahçe ve Galatasaray’la puan farkını olabildiğince açarak mutlu sona ulaşmak isteyen Beşiktaş, Kasımpaşa’ya konuk oldu.
Maça hızlı başlayan taraf Kasımpaşa’ydı. 19.dakikada Aytaç Kara’nın attığı golle ev sahibi ekip 1-0 öne geçti. Beşiktaş ise Larin’le bulduğu bir net gol pozisyonundan yararlanamadı. İlk yarı bu skorla tamamlandı.
İkinci yarıya hızlı başlayan taraf yine Kasımpaşa’ydı. Ev sahibi ekip, 56.dakikada penaltı kazandı. Ancak Thelin’in kullandığı penaltıyı Ersin kurtardı. Kalan dakikalarda gol sesi çıkmadı ve Beşiktaş, Kasımpaşa’ya 1-0 mağlup oldu.
Beşiktaş maça 4-2-3-1 formasyonuyla başladı. Sergen Yalçın, Aboubakar’ın yokluğunda Larin’e güvenmiş ama Ghezzal’ın yokluğunda Gökhan Töre’ye güvenmemiş. Bu yüzden Necip Uysal’ı sağ beke çekip, sağ kanatta Rosier’e görev verdi. Yanlışı da burada yaptı. Rosier’in asıl mevkiinde oynaması ve Beşiktaş’ın 4-3-2-1 dizilişiyle sahaya çıkması gerekiyordu. Böylece hem Kasımpaşa’nın araya koşularını ve Aytaç gibi şutör oyuncuları engellemiş olurdu hem de ilk 11 oyuncusu olmadığı bir kez daha anlaşılan N’Koudou’nun sonradan oyuna girip daha etkili olmasını sağlayabilirdi. Fakat bunu yapmadı. İkinci yarıda Ljajic-Gökhan Töre değişikliğiyle 4-3-3 formasyonuna dönüldü. Bu işe yaramadı çünkü Kasımpaşa, Aytaç-Bistroviç değişikliğiyle orta sahadaki direnci arttırdı. Oğuzhan-Necip değişikliğiyle tekrar 4-2-3-1’e dönüldü. Bu sefer de Kasımpaşa, Tarkan Serbest ve Danny Drinkwater’ı oyuna sokarak orta sahadaki sayısal üstünlüğü ele geçirdi. Bunun sonucunda Beşiktaş üç puandan oldu. Siyah-Beyazlılar yine de liderliğini sürdürdü. Fakat bu oyunla ve bu mantaliteyle ne kadar daha sürdürür orası meçhul.
Fenerbahçe: Sarı-Lacivertliler, tek golle üç puanı aldı
Galatasaray’ın puan kaybettiği haftada kazanmak ve şampiyonluk yarışında elini güçlendirmek isteyen Fenerbahçe, Denizlispor’u ağırladı.
İlk yarıda Fenerbahçe baskın olan taraftı. Denizlispor ise Sagal’la girdiği bir pozisyondan yararlanamadı. Devre, 0-0 beraberlikle sonuçlandı.
İkinci yarıda etkili olan taraf yine Fenerbahçe’ydi. 63.dakikada Samatta’nın attığı golle Fenerbahçe 1-0 öne geçti. Kalan dakikalarda başka gol olmadı ve Fenerbahçe, Denizlispor’u 1-0 mağlup etti.
Fenerbahçe maça 4-2-3-1 dizilişiyle başladı. Bu tercihteki hata Caner tercihiydi. Çünkü Fenerbahçe ilk yarıda geriden pasla çıkmak ve ilerde de bu pas oyununu devam ettirmek istedi. Fakat Caner’in olduğu sol kanattan ileriye çıkışlarda sürekli içeriye orta açıldı. Bu durum Fenerbahçe’yi çoğunlukla olumsuz etkiledi. Diğer taraftan Denizlispor’un önde presi ve güçlü takım savunması karşısında öndeki oyuncular yetersiz kaldı. İkinci yarıda ise Fenerbahçe daha istekliydi. Fakat akan oyunda etkinlik göstermekte yine zorlandı. Bunun üzerine Emre Belözoğlu, Pelkas ve Sinan’ın yerine İrfan Can ve Samuel’i oyuna alarak dizilişi 4-3-3’e döndürdü. Fenerbahçe duran toptan bir gol bulup öne geçti ama akan oyundaki etkisizliği devam etti. Emre Belözoğlu’nun buna bir çözüm bulması gerekiyor. Çünkü bu oyunla bütün maçları kazanması zor. Yine de Fenerbahçe üç puanı alarak ikinci sıraya yerleşti ve Beşiktaş’ı yakın takibe aldı.
Galatasaray: Sarı Kırmızılılar hem oyun anlamında hem de mücadele anlamında sınıfta kaldı
Rizespor mağlubiyetinin ardından moral bulmak ve lider Beşiktaş’la puan farkını açmamak isteyen Galatasaray, Hatayspor’a konuk oldu.
Maça Hatayspor hızlı başladı. 21.dakikada Mame Diouf’un attığı golle ev sahibi ekip 1-0 öne geçti. 29.dakikada Ruben Riberio, skoru 2-0’a taşıdı. İlk yarı bu skorla tamamlandı.
İkinci yarıda Galatasaray daha etkindi. Fakat 72.dakikada Mame Diouf bir kez daha sahneye çıktı ve farkı üçe çıkaran golü kaydetti. Kalan dakikalarda başka gol olmadı ve Galatasaray, Hatayspor’a 3-0 mağlup oldu.
Galatasaray maça 4-1-4-1 dizilişiyle başladı. Burada bariz yapılan bir hata vardı: Gedson Fernandes’i stoper oynatmak. Bu durum, “8 numara pozisyonunda oynadığı için geriden oyun kurmakta yardımcı olur” düşüncesiyle yapılmış bir hamleydi. Fakat bu oyuncunun, bir stoperin asıl görevi olan santraforu tutma görevini nasıl yapacağı sorgulanmadı. Hatayspor’un ilk golünde de Gedson, Diouf’u tutamadı ve Galatasaray 1-0 geriye düştü. Galatasaray bu gole herhangi bir reaksiyon gösteremediği gibi ikinci golü de kalesinde gördü. İkinci yarıya başlarken Sarı-Kırmızılılarda 4 oyuncu değişikliği birden oldu (Feghouli’nin yerine Babel, Mohamed’in yerine Falcao, Saracchi’nin yerine Linnes, Arda Turan’ın yerine Halil Dervişoğlu). Böylece Galatasaray 4-4-2 formasyonuna döndü. Ayrıca Etebo ile Gedson yer değiştirdi (Yedek kulübesinde oturan ve asıl mevkisi stoper olan Ozornwafor yine tercih edilmedi!). Falcao’nun bireysel becerisi sayesinde Galatasaray iki pozisyona girmeyi başardı. Ancak Hatayspor’un baskılı ve hızlı oyunu karşısında kalesinde üç net gol pozisyonunu da verdi. Bu pozisyonlardan biri de gol oldu. Galatasaray hem oyun anlamında hem de mücadele anlamında sınıfta kaldı. Haftaya oynanacak Fatih Karagümrük maçında radikal değişiklikler görebiliriz.
Trabzonspor: 23 şut, 0 gol!
Ankaragücü galibiyetiyle moral bulan ve kalan maçlarını kazanıp, ligi ilk üçte bitirmeyi hedefleyen Trabzonspor, Sivasspor’a konuk oldu.
İlk yarıda etkili olan taraf Trabzonspor’du. Fakat Bordo-Mavililer bu etkinliğini golle süsleyemedi ve ilk yarı 0-0 tamamlandı.
İkinci yarıda iki takım da pozisyonlar buldu. Ancak bu devrede de gol sesi çıkmadı ve Trabzonspor, Sivasspor’la 0-0 berabere kaldı.
Trabzonspor maça 4-1-4-1 dizilişiyle başladı. Trabzonspor maç boyunca etkiliydi. Ekuban, Nwakaeme ve Bakasetas’la gol pozisyonlarına girildi ve rakip kaleye 12 şut çekildi (3 isabetli, 9 isabetsiz). Ancak son vuruşlarda başarısızdı. Sivasspor da 11 şut çekti (1 isabetli, 10 isabetsiz). Onlar da en az Trabzonsporlu futbolcular kadar beceriksizdi. Trabzonspor açısından asıl mesele, %100 bir santraforun eksikliğiydi. O santrafor, Djaniny idi. Ekuban veya Nwakaeme çok iyi oyuncular da olsalar tam bir santrafor olmadıkları için bir santrafor gibi davranamıyorlar. Buna ek olarak Bakasetas’ın da bu hafta şansının yaver gitmemesi Trabzonspor’un gol atamamasına neden oldu. Sivasspor ise Trabzonspor’un takım savunması karşısında 11 şut çekse de etkili olamadı. Sonuç olarak toplamda 23 şut çekilen maçta gol olmadı. Enteresan ama gerçek…
Başakşehir: İyi şutlar golü, goller de galibiyeti getirdi
Küme düşme hattından uzaklaşmaktan başka bir amacı olmayan Başakşehir, Yeni Malatyaspor’u konuk etti.
İlk yarıda etkili olan taraf Başakşehir’di. 26.dakikada Tolga Ciğerci’nin attığı golle ev sahibi ekip 1-0 öne geçti. İlk yarı bu skorla tamamlandı.
İkinci yarıda Başakşehir yine etkiliydi. Ancak golü bulan taraf Yeni Malatyaspor oldu. 71.dakikada Adem Büyük’ün attığı golle skor 1-1 oldu. 79.dakikada Demba Ba’nın penaltısını Abdulsamed kurtardı. 87.dakikada Ömer Ali Şahiner, Başakşehir’i 2-1 öne geçiren golü kaydetti. 90+1.dakikada Aleksic son sözü söyledi ve maçın skorunu tayin etti: 3-1.
Başakşehir maça 4-2-3-1 dizilişiyle başladı. Önceki maçlara nazaran daha iyi yaptığı bir şey vardı: Düzgün şut çekmek. Aykut Kocaman milli arayı iyi değerlendirmiş ve takımının şut çekmedeki yetersizliğini en azından bu maç için gidermiş. Bunun sonucunda Başakşehir ilk golü buldu. Ardından topa sahip oldu. Oyuna ağırlığını koydu. Fakat kalesinde golü de gördü. Burada kilidi çözen ve maçı kurtaran Ömer Ali Şahiner’in uzaktan şut çekerek attığı goldü. Bu da Başakşehir’in şut çekmedeki eksikliğini büyük ölçüde gidermiş olduğunun bir işaretiydi. İyi şut golü getirdi, atılan her gol de özgüveni tazeledi. Böylece Başakşehir üçüncü golü de attı ve net bir galibiyetle küme düşmemeyi kafasına koyduğunu gösterdi.