Ak Parti ve MHP’nin İnternet yayıncılığı ile ilgili yeni düzenlemeleri kapsayan yasa teklifi TBMM’ye sunuldu. Ak Parti ve MHP Grup Başkanvekillerinin imzaladığı teklifte sosyal ağlar ile ilgili yeni düzenlemeler dikkat çekiyor.
Teklif ile İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’a “sosyal ağ sağlayıcı” şeklinde yeni bir tanımlama getiriliyor.
Sosyal ağlar, Türkiye’de temsilci bulunduracak.
Teklifte, sosyal ağ sağlayıcı, “Sosyal etkileşim amacıyla kullanıcıların İnternet ortamında metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına imkan sağlayan gerçek veya tüzel kişiler” olarak tanımlandı.
Yeni düzenleme ile Türkiye’den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcı, en az 1 kişiyi Türkiye’de temsilci olarak belirleyecek. Bu kişinin iletişim bilgilerine kolayca görülebilecek ve doğrudan erişilebilecek şekilde internet sitesinde yer verilecek.
Temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen sosyal ağ sağlayıcıya, BTK Başkanı tarafından 10 milyon lira idari para cezası verilecek.
Verilen idari para cezası yükümlülüğü yerine getirilmemesi halinde 30 milyon lira daha idari para cezası verilecek.
Reklam yasağı getiriliyor.
İkinci kez verilen idari para cezasının tebliğinden itibaren 30 gün içinde bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde BTK Başkanı tarafından Türkiye’de mukim vergi mükellefi olan gerçek ve tüzel kişilerin ilgili sosyal ağ sağlayıcısına yeni reklam vermesi yasaklanacak. Bu kapsamda yeni sözleşme kurulamayacak ve buna ilişkin para transferi yapılamayacak.
Reklam yasağı kararının verildiği tarihten itibaren 3 ay içinde bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde BTK Başkanı, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 50 oranında daraltılması için sulh ceza hakimliğine başvurabilecek.
Başvurunun kabulüne ilişkin hakim kararının uygulanmasından itibaren 30 gün içinde söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde BTK Başkanı, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90 oranına kadar daraltılması için sulh ceza hakimliğine başvurabilecek.
İnternet üzerinden tebligat yapılacak.
İdari para cezaları, internet sayfalarındaki iletişim araçları üzerinden yapılabilecek.
Yükümlülüğünü yerine getirmeyen yer sağlayıcılarına 10 bin liradan 100 bin liraya kadar verilebilen idari para cezası, 1 milyon liradan 10 milyon liraya kadar artırılacak.
İçerik çıkartma kararı verilebilecek.
Düzenleme ile erişim engellemesinin yanısıra, içeriğin çıkarılması kararı da verilebilecek. Bu karar en geç 4 saat içinde yerine getirilecek.
48 saat içinde cevap zorunluluğu.
Sosyal ağ sağlayıcı, içeriğin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi ile ilgili bireysel başvuruları en geç 48 saat içinde olumlu ya da olumsuz cevap vermekle yükümlü olacak. Olumsuz cevaplar gerekçeli olarak verilecek.
BTK Başkanı tarafından yapılan başvurulara 48 saat içinde cevap verilmemesi halinde 5 milyon lira, içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararlarını uygulamaması halinde ise 10 milyon lira idari para cezası verilecek.
Sosyal ağ sağlayıcı, Türkiye’deki kullanıcıların verilerini Türkiye’de barındırma yönünde gerekli tedbirleri alacak.
Hukuka aykırılığı hakim veya mahkeme kararı ile tespit edilen içeriğin sosyal ağ sağlayıcıya bildirilmesi durumunda, bildirime rağmen 24 saat içinde içeriği çıkarmayan veya erişimi engellemeyen sosyal ağ sağlayıcı, doğan zararların tazmin edilmesinden sorumlu olacak.
Muhalefet destek vermiyor.
AKP, yasa teklifini TBMM Başkanlığı’na sunduktan sonra, muhalefet partileri CHP, HDP ve İYİ Parti’den de destek istedi. Ancak muhalefet, söz konusu düzenlemeyi siyasi iktidarın, “muhaliflerini susturmak” için bir “sansür mekanizması” olarak kullanacağını belirterek, karşı çıktı.
CHP’nin Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, yasa teklifinin yaratacağı sakıncaları AKP’ye de ilettiklerini belirtirken, düzenlemenin bir “oldu bittiye getirilmesine izin vermeyeceklerini” söyledi.
BBC Türkçe’ye yasa teklifini değerlendiren Adıgüzel, ifade özgürlüğüne dönük bir çok hüküm bulunduğunu ve sansüre yol açacağına dikkat çekti.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, iktidarın düzenlemeyi muhalefetin halka ulaşma yolunu kesmek için kullanacağını ifade ederek, “Böylece, muhalefetin son nefes borusu kesilmiş olacak. Gençler, sosyal muhalefet sosyal medya üzerinden haberleşiyor, bu son nefes borumuz kesilirse propaganda imkanımız iyice daralacak, zaten siyaset yapma imkanımız daraltılmış durumda. Aslında bu kısa veya orta vadeli bir dönemde gidilecek erken seçimin, bir baskı rejiminin ön hazırlığı.” dedi.
Uzmanlar ne diyor?
Siber haklar uzmanı Prof.Dr.Yaman Akdeniz, twitter hesabından yaptığı açıklamada, yasanın yeni sınırılamalar getireceğine dikkat çekti. Yaman Akdeniz’in eleştirileri:
“SANSÜR ARTIYOR, HEDEF SOSYAL MEDYA: Yeni bir tasarı ile Twitter, YouTube, Instagram, Facebook ve diğer sosyal medya ağları eğer Türkiye’de sorumlu belirleyip bildirmezse İnternet trafik ağları %50-95 oranında daraltılması ve kullanılmaz hale gelmesi mümkün olacak. Sansür kapıda.”
“Kişilik hakları ihlali gerekçesi ile sadece erişim engellenmeyecek, içerikler de tasarı kabul edilirse, çıkartılacak. Sansür genişleyecek, geriye dönük tüm Hükümet eleştirileri içeren haberlerin silinmesi sağlanacak. Bu içeriklerin adresleri de arama motorlarından çıkartılacak.”
“AKP’lilerin Fetullah Gülen ile olan fotoğrafları silinecek. Ankara ve İstanbul belediye yolsuzlukları yok edilecek”
“Sosyal medya platformları, daha önce belirttiğim üzere kendilerine gönderen kararları uygulamazlar ise doğan zararlardan da sorumlu olacaklar ve çok sayıda dava ile karş karşıya kalacaklar.”
“Türkiye’den mevcut düzende 2019 sonu itibarı ile 408.494 websitesi, 130.000 URL adresi, 7.000 Twitter hesabı, 40.000 tweet, 10.000 YouTube videosu ve 6.200 Facebook içeriği erişime engellenmiştir. Detaylar için bkz. https://engelliweb.ifade.org.tr Düzenleme derken bunu unutmamak lazım.”
Türk medyasının durumuyla ilgili olarak Amerikan İlerleme Merkezi tarafından yayınlanan raporun yazarlarından Max Hoffman da, yasa teklifinin sosyal medyanın kontrolunun fiilen Türk hükümetine teslim edilmesini sağlayacağı görüşünde.
Amerikanın Sesi VOA’ya açıklamalarda bulunan Hoffman, “Yasa taslağı, toplu olarak ele alındığında, sosyal medyanın kontrolunu fiilen Türk hükümetine teslim edecek bir dizi yükümlülüğü hayata geçiriyor” ifadesini kullandı.
Sosyal medya şirketlerinin yerel düzeyde bir temsilci atamasının, ülkedeki boyutları düşünülürse, “makul” bir öneri gibi görünebileceğini belirten Hoffman, “Ancak bu, Türkiye’deki yüksek derecede kutuplaşmış yargı ortamında bu kişiyi esasen bir siyasi rehineye dönüştürebilir” değerlendirmesinde bulundu.
DW Türkçe’ye konuşan Alternatif Bilişim Derneği Başkanı Faruk Çayır, bant genişliği daraltıldığında sosyal medyanın kullanılamaz hale geleceğini belirterek, “Bu düzenlemeye göre biz hakarete, kişilik hakkına saldırılara izin vermeyeceğiz gibi bir amaç güdüldüğü söyleniyor, ama bu doğru değil. Bu daha çok vatandaşların kullandığı sosyal medya ortamlarında denetim ve gözetimi artırmaya yönelik. Gerekçesi anlatılan gerekçeden çok farklı” yorumunu yapıyor.