HABERİ BURADAN DİNLEYEBİLİRSİNİZ.
gazetesanal.com
Yeditepe Üniversite ve MAK Danışmanlık Hizmetleri 18-29 yaş aralığındaki gençlere yönelik bir sosyal araştırma gerçekleştirdi. Araştırma son günlerde tartışılan Z kuşağının ötesinde hayata hazırlanan ve hayatı deneyleyen bir yaş grubunu kapsıyor. Üniversite çağı ve sonrası bir gençliğin görüntüsünü sunuyor. Bu görüntünün içinde gençliğin kendini tanımlamasına, gelecek beklentileri, toplumsal ilişkilerine ve ruh haline dair ciddi veriler var. Araştırmada gençlere; gencin kendini tanıması, gencin ruh hali / psikolojisi, genç ve alışkanlıklar, genç ve din, genç ve siyaset, genç ve değerler, genç ve iş, genç ve eğitim, genç ve medya, genç ve zaman kullanımı, genç ve gelecek algısı, genç ve sorunlar alt başlıklarıyla sorular yöneltilmiş. Gençlerin yanıtları ilginç, önemli ve düşündürücü bir tablo ortaya koyuyor. İşte araştırmadan çıkan sonuçlar:
Yarısı mutsuz…
Araştırma gençlerin yeterince mutlu olmadığını ortaya koyuyor. Verilen yanıtlara göreyüzde 33’ü hiç mutlu değil, yüzde 27,5’u da mutlu değil. Hayatını bir bütün olarak düşündüğünde “çok mutlu” olanların oranı yüzde 7,8. Bu soruya “mutluyum” diyenlerin oranı da 18,2. “Ne mutluyum ne mutsuzum” diyenlerin oranı ise 23,5.
Peki, onlara göre mutlu olmak için ne önemli? Bu soruya verdikleri yanıtlar içinde para ilk sırada geliyor. Oranı yüzde 26,2. Bunu yüzde 16, 6 oranıyla statü/kariyer, yüzde 15 oranıyla aşk takip ediyor. Gençlerin yüzde 12,4’ü mutlu olmak için maneviyatın, yüzde 11,3’ü de ailenin önemli olduğunu düşünüyor.
İşsizlik, istihdam ve ekonomi onlar için en önemli sorun
Gençlerin önündeki en önemli sorunu işsizlik, istihdam ve ekonomiyi görüyorlar. Böyle düşünenlerin oranı yüzde 39. Bu soruya araştırmaya katılanların yüzde 30’u da gelecek kaygısı yanıtını vermiş. Geleceklerinden umutsuz bir gençlik var. İşsizlik ve ekonomiyi ülkenin de en önemli sorunu olarak değerlendiriyorlar. Böyle düşünenlerin oranı yüzde 32. Bunu, yüzde 16,1’lik oranlarla adalet ve diğer sorunlar takip ediyor. Araştırmaya katılan genlerin yüzde 25’i dünyadaki en önemli sorun olarak küresel ısınma ve çevre kirliğini görüyorlar. Terör (yüzde 14) ve savaş (yüzde 13.5) onlara göre daha sonra gelen sorunlar.
Kayırmacılık ve torpilden şikayetçiler
Araştırmada gençlere “Size göre Türkiye’de işe girebilmek için liyakat ve fırsat eşitliği mi, yoksa kayırmacılık ve torpil mi daha etken? sorusu yöneltilmiş. Gençlerin yüzde 74,7’si kayırmacılık ve torpil yanıtını vermiş. Liyakat ve fırsat eşitliği diyenlerin oranı ise yüzde 13,2. Araştırmada “Size göre Türkiye’de yetenekli bir gencin başına aşağıdakilerden hangisinin gelme ihtimali daha yüksektir?” sorusu da bu inancını destekleyen sonuçlar ortaya koymuş. Gençlerin yüze 77,6’sı “genç yetenekli olsa da torpili yoksa, torpilli biri onun önüne geçebilir” düşüncesine sahip. Araştırmaya katılanların sadece yüzde 12,7’si yetenekli gencin mutlaka başarıya ulaşacağını düşünüyor.
Üniversite okumak onlar için iş bulmanın garantisi değil…
Gençlerin yüzde 60,3’ü Türkiye’de iş bulmak için üniversitelerin yeterli donanım sunduğunu düşünmüyor. Üniversitelerin iş bulmak için yeterli donanımı sunduğuna inanların oranı ise yüzde 12.6. Geri kalan kitle ise bu konuda kararsız.
Bu haliyle üniversite eğitimi o daha çok işe girebilmek için diploma almayı sağlayan bir anlama sahip. Böyle düşünenlerin oranı yüzde 30.7. Üniversite eğitiminin bilgi ve meslek edindirdiğini düşünenlerin oranı yüzde 26.6, kariyer ve statü sağladığını düşünenlerin oranı da yüzde 22.
Kendilerini özgürce ifade edebilecek şartların olmadığını düşünüyorlar
Gençlerin yüzde 43,8’i Türkiye’de kendilerini özgürce ifade edebilecek şartların olmadığını düşünüyor. Bu şartların kısmen olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 29,3.
Ve gençler borçlu…
Araştırma gençlerin yüzde 94’ünün borçlu olduğunu ortaya koyuyor. Borcu 5 bin-10 bin lira arasında olanların oranı yüzde 27,5. Yüzde 23’ünün ise 5 bin liranın altında borcu var. 10 bin ile 40 bin liranın arasında borcu olanların toplam oranı ise 25,3.
Siyasete ilgililer, ama siyasi partilere güvenleri yok…
Araştırma gençlerin siyasete kayıtsız olmadıklarını ortaya koyuyor. Siyasetle ara ara ya da bazen ilgilenenlerin oranı yüzde 60.6. Har zaman ilgili olanların oranı yüzde 14,1, ilgilenmeyenlerin oranı yüzde 19.
Gençler, Türkiye’deki hiçbir siyasi partinin kendi sorunlarına yönelik yeterli politika üretmediğini, sadece üretiyormuş gibi göründüğünü düşünüyor. Böyle düşünenlerin oranı yüzde 77,9. Bu oran gençlerin oy verme eğiliminde de kısmen etkili. Mevcut siyasi partilerden hiçbirine oy vermeyeceğini düşünenlerin oranı yüzde 32, 3. Gençlerin yüzde 55’, ise oy kullanacağını söylüyor.
Gençleri fırsat olsa yurt dışında gitmeyi düşünüyor
Mevcut tablo gençlerin gelecek planlarında da etkili. Gençler, kendilerine yöneltilen “Size eğitim veya iş amaçlı bir başka ülkede geçici süreli yaşama fırsatı tanınsa yurt dışına gitmek ister misiniz?” sorununa yüzde 76,2 oranında “evet, kesinlikle giderim” yanıtını vermiş. Hayır, kesinlikle ülkemde kalırım diyenlerin oranı ise sadece yüzde 5,5.
“Size geçici süreli (eğitim / iş vb.) değil, kalıcı olarak bir başka ülke vatandaşlığı verilse Türkiye’yi terk edip o ülkeye yerleşmeyi düşünür müsünüz?” sorusuna da genler yüzde 64 oranında “evet, terk eder giderim” yanıtı veriyor. “Hayır, ülkemde kalırım diyenler” ise yüzde 14. Bu soru karşısında gençlerin yüzde 22’si ise kararsız kalmış.
Yurt dışına gitmeyi düşünenlerin tercihleri ise Avrupa ülkeleri ile ABD ve Kanada’da yoğunlaşıyor.
Araştırmada gençler yurt dışına gitme nedeni olarak daha iyi bir gelecek beklentisi ön plana çıkıyor. Bu oran yüzde 59. Daha huzurlu bir hayat için gitmeyi düşünenlerin oranı yüzde 14,6, adalet ve eşitlik için gitmek isteyenlerin oranı ise yüzde 6. Diğer nedenler ise yüzde 20’4’lik bir orana denk düşüyor.
Haberleri daha çok internetten takip ediyorlar
Gençlerin yüzde 36,6’sı haberleri sosyal medyadan, yüzde 22’si de internet haber sitelerinden takip ediyor. Televizyondan takip edenlerin oranı yüzde 21,5, basılı gazeteden takip edenlerin oranı da yüzde 15,8.
Sosyal medyada en çok instagram kullanılıyor. İkinci sırada twitter, üçüncü sırada da facebook yer alıyor.
Gençler sosyal medya ortamında da yeterince özgür değiller. “Sosyal medyada düşüncelerinizi özgürce ifade edebiliyor musunuz?” sorusuna gençlerin yüzde 53,2’si hayır yanıtını vermiş. “Kısmen evet” diyenler yüzde 31,5, “evet” diyenler ise yüzde 12,8 oranında.
Gençlerin önemli bir çoğunluğu interneti olmazsa olmaz bir ihtiyaç olarak görüyor ve günde 2-4 saatini sosyal medya kullanarak geçiriyor.
Boş zamanlarının çoğunu internette geçiriyorlar
Araştırmada gençlere, “Okul / iş benzeri zamanların dışındaki kendinize ayırdığınız zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu da yöneltilmiş. Gençlerin yüzde 40,1’i bu soruya internete takılıyorum yanıtını vermiş. Aile ve arkadaşlarıyla zaman geçirenler yüzde 28,3; film, sinema, sanat aktiviteleriyle ilgilenenler yüzde 10,3 oranında. Yüzde 7,8’i spora, yüzde 5,6’sı ise sivil toplum kuruluşlarındaki gönüllü faaliyetlere zaman ayırıyor.
Yaşam koşullarının daha kötüleştiğini düşünüyorlar
Gençlere gelecek algısıyla ilgili sorular da yöneltilmiş. Gençler, “Şu an ki yaşam standardınızı 5 yıl öncesi ile kıyasladığınızda yaşam koşullarınızın ne yönde değişti?” sorusuna yüzde 42,6 oranında “olumsuz yönde değişti” yanıtını vermiş. “Ne olumlu, ne olumsuz, değişmedi” diyenler yüzde 30; “olumlu yönde değiti diyenler ise yüzde 21,5 oranında.
“Şu an ki yaşam standardınızı göz önüne aldığınızda 5 yıl sonrasında ne yönde / nasıl bir değişim öngörüyorsunuz?” sorusuna da gençler, yüzde 40,6 oranında “olumsuz yönde değişir” şeklinde yanıtlamış. “Değişmez” diyenler yüzde 30,7; “olumlu yönde değişir” diyenler ise yüzde 16,9 oranında.
Daha çok kendileri için yaşıyorlar
Gençlere kendilerini nasıl tanımladığına yönelik bir dizi soru yöneltilmiş. Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 50.2’si ”kendim için yaşıyorum, başkası için değil” yanıtını vermiş. “Ülkem için yaşıyorum; vatan, millet, bayrak için ölürüm” diyenlerin oranı ise yüzde 8,9. “Dini ve manevi değerlerim için yaşıyorum” diyenlerin oranı yüzde 12,3, “insanlığa hizmet için yaşıyorum” diyenlerin oranı da yüzde 1,5.
Yetişkin olmak için evi geçindirmek önemli
Gençlerin kendilerini tanımladıkları sorulardan biri de kendilerini ne zaman yetişkin olarak gördüklerine ilişkin. Bu soruya gençlerin yüzde 55, 7’si “evimizi geçindirecek imkanlara kavuşunca ve/veya evlenince” yanıtını vermiş. Saygınlık kazanacak bir iş bulmak (adam yerine konulacak) da onlar için önemli. Bu seçeneği işaretleyenlerin oranı da yüzde 27,9.
Modern ve gelenekçi düzleminde ise ortadalar
Araştırmaya göre gençlerin yüzde 23,2’si kendini modern, yüzde 16,3’ü de gelenekçi olarak tanımlıyor. “Duruma göre değişir” diyenler ise yüzde 47, 7 gibi büyük bir çoğunlukta. Yüzde 10’luk bir kesim ise “kısmen modern, kısmen gelenekçi” yanıtını vermiş.
Biraz Atatürkçü, biraz dindar, biraz liberal, biraz ülkücü, az komünist
Araştırmaya katılan gençler, “kendinizi en çok ne olarak?” tanımlıyorsunuz sorusu altında sıralanan nitelemelere, yüzde 15 oranında Atatürkçü, yüzde 15,9 oranında liberal, yüzde 15,8 oranında milliyetçi/ülkücü, yüzde 12, 2 oranında dindar yanıtını vermiş. Kürt milliyetçisiyim diyenlerin oranı yüzde 7,8, sosyalist/komünistim diyenlerin oranı de yüzde 2,4. Kendisini birden fazla kimlikle tanımlayanların oranı ise yüzde 29,6.
Onlara göre yetişkinler kendilerini yeterinde anlamıyor
Gençlerin yüzde 42,5’i yetişkinlerin kendilerini anlamadığını düşünüyor. “Az anlıyor” yanıtını verenlerin oranı ise yüzde 38,8.
İnançlılar ama, çoğunluk için laiklik önemli…
Gençlere din başlığı altında da bir dizi soru yöneltilmiş. Gençlerin yüzde 82,8’s, kendilerini dini inanca sahip olarak tanımlamış, yüzde 7,7’si kendini bir dine inanca sahip görmüyor. Arkadaş tercihinde dini inancı önemsemeyenlerin oranı da yüzde 88,7.
Gençlerin yüzde 40,6’sı kişilik ve hayatları açısından laikliği çok önemsiyor. Az önemli diyenlerin oranı yüzde 31,1; önemsiz diyenlerin oranı yüzde 18,8.