Ticari soruşturmalar, taciz davaları, ödenmemiş milyarlarca dolar borç ve değer kaybetmiş şirketler…
Bunlar, ABD’de başkanlık seçimlerinde yenilgiyi hala kabul etmeyen Donald Trump’ı bekleyen suçlamalar.
ABD’de 3 Kasım’da yapılan başkanlık seçimlerinin galibi Joe Biden olarak gözükse da Başkan Donald Trump henüz yenilgiyi kabul etmedi. Şimdiye kadar seçim yenilgisini açıkça kabul etmeyi reddeden bir başkanın akıbetinin ne olacağı ise merak konusu.
Alman Yayın Kurumu DW Türkçe’de yer alan habere göre, 20 Ocak 2021 tarihinde resmi olarak Başkanlık koltuğundan kalktıktan sonra Donald Trump’ı bekleyen olası senaryolar şunlar:
Dava dalgası
ABD’de Adalet Bakanlığının politikası gereği görevdeki başkanlar hakkında suçlama yapılamıyor. Trump’ın Beyaz Saray’ı terketmesiyle dokunulmazlığının kalkması, görevde olduğu dört yıl boyunca biriken bir dizi davayla da karşı karşıya kalmasına neden olacak.
New York eyaletinde, Trump hakkındaki hem cezai hem de ticari soruşturmalar halihazırda devam ediyor. Başkan ayrıca, cinsel tacizle suçlandığı davalarla da karşı karşıya. Ayrıca avukatı aracılığıyla iki kadına kendisiyle yaşadığı evlilik dışı ilişkileri açıklamaması için rüşvet verme suçlamasıyla da karşı karşıya kalabilir. Söz konusu olayla ilgili açılan önceki davada Trump’ın eski avukatı Michael Cohen, iki kadına rüşvet vererek ABD seçim kampanyası yasalarını ihlal etmekten suçlu bulunmuştu. Cohen ise ödeme emrini Trump’dan aldığını söylemişti.
Öte yandan Trump’ın görevden ayrılmadan önce anayasal gücünü de kullanıp af çıkarma yetkisi var. Ancak bunu daha önce hiçbir ABD Başkanı yapmadı. Yaptığı takdirde geçerliliğinin olup olmayacağı ise belirsiz. Bunun yanı sıra, Joe Biden başkan olduğu takdirde Trump’ı affedebilir. Örneğin Gerald Ford, 1974’teki istifasının ardından selefi Richard Nixon’ı affetmişti. Ancak böyle bir durum söz konusu olsa dahi yalnızca federal suçları kapsıyor. Yani eyalet düzeyinde kovuşturmalar bu durumdan etkilenmeyecektir.
Borç dağı
ABD’de yayımlanan The New York Times gazetesi, Eylül ayında Trump’ın borçlarıyla ilgili bir haber yayımladı. Trump’ın vergi kayıtlarına dayanan araştırma neticesinde, Başkan’ın çoğu Alman bankası Deutsche Bank’a olmak üzere 400 milyon dolardan fazla borcu olduğunu ve aldığı kredilerinin önümüzdeki dört yıl içinde vadesinin dolduğu ortaya çıktı. Başkanlık koltuğundan ayrıldıktan sonra Trump’ın bu borçları da ödemesi gerekiyor. Trump, ayrıca 2010’da talep ettiği 72 milyon dolarlık vergi iadesini geri ödemek zorunda kalma ihtimaliyle karşı karşıya.
Aile şirketleri
Trump’ın halihazırda içinde otel işletmeleri, tatil köyleri ve golf kulüpleri dahil olmak üzere 500’den fazla işi var. Trump’ın oğulları, başkan göreve geldikten sonra The Trump Organization’ın yönetimini devralmıştı. Başkanlık sonrası Trump, kendi adını taşıyan şirketinde daha aktif bir role dönebilir. Bununla birlikte, Forbes dergisine göre, gayrimenkul ve otelleri de olan Trump’ın şirketlerinin koronavirüs salgını sırasında önemli bir darbe aldığını tahmin ediyor. Dergi, 1 Mart ile 18 Mart 2020 arasında şirket değerinin yaklaşık 1 milyar dolar düşüşle 2.1 milyar dolara gerilediğini yazmıştı.
Trump TV
ABD’deki medya ve siyaset sahnesinde çoktandır dillendirilen bir görüş var. Beyaz Saray’da başkanla zaman geçirip başkan hakkında bir biyografi yazan gazeteci Michael D’Antonio, “Kampanya sırasında ne kadar canlı ve halkın arasında ne kadar enerjik olduğuna bakarsanız aslında ne yapmak istediği oldukça açık” diyerek Trump’ın medya işine girebileceğini öne sürüyor. D’Antonio “Ben, sürekli televizyonlarda olmasını bekliyorum” diye ekliyor.
Bu görüşe paralel olarak Trump’ın muhafazakar bir medya şirketi ile ortak olacağı ya da yeni bir medya şirketi kuracağı spekülasyonları başka çevreler tarafından da yapılıyor. Business Insider dergisine göre, Trump’ın kıdemli danışmanı ve damadı Jared Kushner, ekim ayında böyle bir olasılıktan bahsetti bile. Trump liderliğindeki bir medya kuruluşu, muhafazakarların mevcut favori kanalı Fox News’den bile sağcı olabilir.